Göbeklitepe Tarih Açısından Neden Önemli?
Göbeklitepe, yeryüzündeki ilk inancın merkezi olabilir. Bölgede tespit edilen yaklaşık 20 tapınak var ve bugüne kadar yalnızca 6 tanesi gün ışığına çıkarıldı.
Mısır Pramitlerinden 7500 Yıl Daha Eski
İngiltere’deki Stonehenge’den 7 bin yıl, Mısır piramitlerinden 7 bin 500 yıl ve Malta Adası’nda bulunan tapınaklardan ise 6 bin 500 yıl daha eski olan Göbeklitepe’nin en önemli özelliği tarihteki ilk tapınak oluşudur. Bu özelliği nedeniyle UNESCO tarafından dünya miras listesine ve koruma altına alınmıştır. Bize tapınakta yaşayan ilk insanlar hakkında bilgi vermiştir. Örneğin orada bulunan taş ve sütunlar üzerindeki çizimler onların hayatı, düşünce ve yaşamtarzları hakkında bilgiler sağlamıştır11.000 yıldan daha eski olan Göbeklitepe'nin geçmişi, Neolitik Çağ'ın A evresine dayanıyor. Bölgedeki kült yapıların, tarım ve hayvancılığa yakın olan son avcı grupları tarafından inşa edildiği biliniyor.
Bölgedeki arkeolojik kazı, 1995 yılında başladı
Göbeklitepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi'nin birlikte yürüttüğü Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları Projesi kapsamında tespit edildi. Asıl çalışmalar ise 1994 yılında Heidelberg Üniversitesi'nden Klaus Schmidt tarafından yapıldı ve bu sayede bölgenin anıtsal karakteri ortaya çıkarıldı. Kazı çalışmaları, bu keşiften bir yıl sonra başladı.
Kabartma Hayvan Figürleri
Motiflerde yer alan hayvanlar çeşitlilik gösteriyor ve dönemin faunasıyla uyum içinde. Hayvan figürleri tek ve kabartma olarak işlenmiş; taşların üzerindeyse akrep, tilki, yılan, yaban domuzu, aslan, turna, yaban ördeği gibi birçok hayvan motifi yer alıyor.
Tapınağın İnşası
Göbeklitepe'nin inşa edildiği dönemde, insanlar bitki toplayan ve hayvan avlayan küçük gruplar halinde yaşıyorlardı. Göbeklitepe'nin inşası için ise muhtemelen ilk kez bu kadar kalabalık bir biçimde bir arada oldular. Çünkü, tapınak için kayalık bölgelerden büyük sütunlar ve ağır taşlar 2 km boyunca, el arabası ve yük hayvanları olmadan insanlar tarafından taşınarak bölgeye getirildi.
Göçebe toplulukların tarımla yerleşik hayata geçtiği bilgisi değişti!
Bu bilgiyi hepimiz tarih derslerinde defalarca kez duymuşuzdur: Göçebe topluluklar, tarımı öğrenerek yerleşik hayata geçtiler. İşte Göbeklitepe'deki araştırmalar, bu tarihi bilgiyi tamamen değiştirdi. Arkeolog Schmidt bölgede yaptığı araştırmaların sonucunda, avcı ve toplayıcı toplulukların Göbeklitepe gibi dini merkezlerde sürekli olarak bir araya gelerek yerleşik hayata geçtiği yorumunu yaptı. Yani aslında insanoğlunu yerleşik hayata iten şey, dini mabetlerin etrafında kalma arzusu.