-
1 Özgürlük insanlara medeniyetin bir armağanı değildir. Hiç medeniyet yokken insanoğlu çok daha özgürdü.
-
2 Para, mutluluk getiremez. Çünkü mutluluk, çocukluk arzularının tatmin edilmesidir; para da bu arzuların nesnesi değildir.
-
3 Kavga etmek yerine küfretmeyi seçen ilk insan, uygarlığın kurucusuydu.
-
4 Özür dilemek, sizin haksız olduğunuz manasına gelmez. Karşınızdaki insana verdiğiniz değerin; egonuzdan yüksek olduğunu gösterir.
-
5 Kendini öldürme arzusu, başkasını öldürme arzusunun projeksiyondur.
-
6 Bir zaman gelecek ve bizler tüm ümitlerimizden tek tek vazgeçmek zorunda kalacağız.İşte o vakit anlayacağız ki bir zamanlar körü körüne bel bağladığımız ümitler, aslında hayatımıza daha fazla acı ve zorluk katan yanılsamalardan başka bir şey değil.
-
7 İnsanların büyük çoğunluğu, hayran olacakları, karşısında boyun eğecekleri, onlara hükmedecek ve hatta bazen kötü davranacak bir otoriteye ihtiyaç duyarlar.
-
8 Zamanın akışı içinde insanlık, bilimin elinden iki kez darbe yemiştir ve naif öz sevgisinin incinmesinin acısını yaşamak zorunda kalmıştır... Birincisi, dünyanın merkezi olmadığını, akıl almaz büyüklükte bir dünyalar sistemi içinde sadece bir nokta olduğunu anladığında; ikincisi, biyolojik araştırmalar özel yaratılmışlık ayrıcalığını elinden alıp soy kütüğünü hayvanlar alemine düşürdüğünde..
-
9 Kişi komplekslerini yok etmeye değil onlarla uyumlu olmaya mücadele etmelidir. Dünyadaki davranışlarını uygun şekilde yönlendiren onlardır.
-
10 Mutluluk dediğimiz şey, yoğun bir şekilde bastırılmış ve engellenmiş olan ihtiyaçların kısa süreliğine tatmin edilmesinden başka bir şey değildir.
-
11 Hayat çok zordur; karşımıza bir sürü acı, hüsran ve imkansız vazifeler getirir. Yarıştırıcı çareler olmadan hayatın üstesinden gelemeyiz. bu çarelere üç örnek sayabiliriz: acımızı hafifletecek güçlü saptırmalar, acımızı geçirecek ikame mutluluklar ve acıya karşı bizi duyarsızlaştıracak uyuşturucu maddeler.
-
12 Kitleler asla gerçeğin peşinde koşmamıştır. Yanılsamalar isterler ve yanılsamasız yapamazlar. Gerçek olmayanları, sahteleri, rüyaları gerçeğin üstünde tutarlar; gerçeklerden çok, gerçek olmayanların etkisinde kalırlar. Bu ikisi arasında ayrım yapmama eğilimi oldukça yüksektir.